Geçtiğimiz Çarşamba, uzun bir aradan sonra sinemaya gitme isteğim geldi. Arkadaşım da davet edince gideyim bari dedim. Vizyondaki filmleri araştırmadan, gitme kararı alınca; lanet bir filme denk geldim: Korku Seansı. Filmin ismi ilgi çekici geldi. “Biraz da korkalım” diye düşündük. Afişte Patrick Wilson’u da görünce daldık filme. Dalmaz olaydık.
Bir korku filmi bu kadar mı sıkıcı, bu kadar mı basit olur? Film toplam 1 saat 50 dakika. Son 45 dakikaya kadar korkabileceğiniz en ufak bir hareketliliğe rastlamıyorsunuz. Alışılagelmiş korku filmlerinden çok farklı. Amacı korkutmaktan ziyade, hafif gerilim yaşatmak diyebiliriz. Film başlangıcından önce gösterilen fragmanlarda bile daha çok korktum yani. Sektörün gelmiş geçmiş en rezil korku filmi olmaya aday bir film. Dabbe dururken, böyle bir filme gittiğim için ruhsal problemlerim olduğunu düşünüyorum. Altyazılı olması da bambaşka bir dezavantaj.
Filmin başrollerini Yetimhane filminden tanıdığımız Vera Farmiga ve Prometheus’un yıldızlarından Patrick Wilson paylaşıyor. Oyuncu kadrosunda Joey King, Ron Livingston ve Lili Taylor’ın da eşlik ettiği filmin yönetmeni ise ilk Testere filmine imza atan James Wan. Doğrusu, Testere serisinde 6 film çekmiş yönetmen James Wan’ın böyle bir filme imza attığına inanmak çok zor.
Sonuç olarak; afişteki “Gerçek Bir Olaydan Uyarlanmıştır” cümlesini tam anlamıyla karşılayan bir film. Hiçbir kurgu bu kadar rezil olamaz. Girdiğime pişman olduğum filmler arasına bir yenisini daha katmış oldum. Hayırlısı…
Ben de gitmiş bulundum o filme. Lanet olsun
çok sacma gerçekten
Her ay aldığım cnbc-e dergisinde tanıtımı vardı, gidebilirim diyordum. Gıtmeyeceğim pc’de de seyredilir artık.
Hiç tavsiye etmem.