almost there...

10 Kasım 2013

Biz Daha Ölmedik!

 

Gün geçmiyor ki Guinness Rekorlar Kitabı’na “en yaşlı bilmem ne” şeklinde giren birini görmeyelim. Ama yaşını başını almış insanların, “Biz daha ölmedik ulan” dercesine böyle saçma işlerle uğraşmalarına artık dur demenin vakti geldi de geçiyor bile. Çünkü bunları gören diğer akranları da onlara özenip gaza geliyorlar. Bunları kesinlikle önermiyoruz.

 

“Bu konuya nereden geldin?” diyecek olursanız, size geçtiğimiz Pazar yaşanan bir olayı aktarmak istediğimi söylerim. Hemen olaya geçiyorum. Söz konusu, Amerika Birleşik Devletleri’nin New York kentinde düzenlenen bir maraton koşusu.

 

86 yaşındaki Joy Johnston isimli ninemiz emekli bir beden eğitimi öğretmeni. Kendisi 25 yıldır bu maratona katılıyor ve maratona kstılan en yaşlı kişi unvanını taşıyor 2011 yılından beri. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da maratona katıldı. Yaşına rağmen gayet iyi performans sergiliyordu ki düşüp başını çarptı. Kan revan içinde kalan kafasını bir bandajla kapattırıp maratona devam etti ve 8 saatte maraton koşusunun sonuna geldi.

Başının durumu için maraton sonrasında sanırım  “Biz eski toprağız, bize bie şey olmaz” düşüncesiyle, hastaneye dahi gitmedi. Oteline döndü. Artık kimin gazına geldi bilmiyorum ama hızını alamayıp ertesi gün bir de televizyon programına katıldı. Bu tempoya dayanamayan vücudu da paydos kararı verince aynı gece uykusunda öldü.

 

Maratondan önce medyaya konuşan Johnson, şunları söylemişti: “Diğerlerinin gerisinde kalacağım fakat önemli değil. Her sabah yataktan kalkabildiğim ve koşabildiğim için şükrediyorum. Benim yaşımdaki pek çok insan tekerlekli sandalyeyle dolaşıyor.”

İşte bu işsiz ninemiz, sanırım şu an tekerlekli sandalyeyle dolaşanların yerinde olmak istiyordur.

Posted in Vay Canına!Taggs:
Write a comment